Müsaade edin Bursa yapsın!
Hatırlarsanız, temmuzda bu sütunlardan size kısa adı KALBİR olan Mustafa Karaman başkanlığındaki Kalite Birliği’nin “Kalite Dersi”nin zorunlu olarak müfredatta yer alması yönünde Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurduğu bilgisini paylaşmıştım…
“Üstünden şu kadar ay geçti, fikri takip yapalım, bakalım bakanlık bu talebi nasıl karşıladı” dedik!
Bir iki telefonla öğrendik ki bakanlık KALBİR’in yazılı başvurusuna, 11 Ekim 2022 tarihinde yazılı cevap vermiş…
Bunun üstüne KALBiR ikinci bir yazı da göndermiş Ankara’ya…
***
Özet şekilde size gelişmeleri aktarayım…
KALBİR’in 18 Temmuz 2022 tarihli başvurusundan başlayacak olursak;
Bu yazıya Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç'un Milli Eğitim Bakanımız Sayın Mahmut Özer adına gönderdiği cevabi metne Talim ve Terbiye Kurul Başkanlığı’nın ilkokul ve ortaokullar için hazırladığı haftalık ders çizelgesi eklenerek, aynen şu cümleler kullanılmış:
“Çizelgede yer alan derslerin öğrenim programlarında, girişimcilik, sürdürülebilir kalkınma, finansal okuryazarlık, fikri ve sınai mülkiyet hakları, patent, marka tescili, teknolojik araç ve gereçlerin güvenli olması gerektiği, geri dönüşüm, tanıtım ve pazarlama teknikleri vb. konulara kazanım ve açıklamalarda yer verilmiştir. Bununla birlikte belirtilen konular öğrencilerimizin yaş düzeyleri de dikkate alınarak ders kitapları, çalışma kitapları, dijital içerik vb. materyallerde de etkinlik, metin ve görsellerle desteklenmektedir.
Diğer taraftan başvurunuz bakanlığımızca yapılacak çalışmalarda öneri olarak değerlendirilmek üzere bilgi edinilmiştir…"
***
Bu satırları okurken şaşırıp kaldım…
Öncelikle devlet bir işe olmaz diyorsa, bunun gerekçesini net bir yazıyla ortaya koyar. İlaveten yol yordam gösterir.
İkincisi konu ne olursa olsun meselenin özü iyice kavranır, talebin mahiyeti, amacı net bir şekilde ortaya konulur, vatandaşa veya kurumlara cevap öyle verilir.
KALBİR, hem de kamu yararına Türkiye’nin geleceğine katkı koymak, yeni nesillerin üretim ve marka bilincini artırmak adına okullara zorunlu “Kalite Dersi” istiyor, bakanlığın cevabi yazısında girişimcilik, sürdürebilir kalkınma gibi farklı derslerden bahsediliyor…
Hele yazının sonundaki “öneri olarak değerlendirilmek üzere bilgi edinilmiştir” cümlesi var ya!
Bu cümleyi “Kalite konusundaki bilgisizliğin itirafı mı” yoksa “Uğraşmayın böyle şeylerle… Bozmayın rahatımızı, karışmayın işimize?” şeklindeki “klasik anlayışın bir yansıması mı?” varın yorumu siz yapın…
Yahu insan en azından “Nedir sizin amacınız, bize de bir anlatın bakalım” şeklinde bakanlığa davet eder!
***
Neyse mevzuya devam edecek olursak;
Bakanlığın açıkçası “konuya ilgisiz kalan” cevabı üzerine KALBİR, bıkmadan yeni bir yazı daha kaleme almış…
27 Ekim tarihli ve Mustafa Karaman imzalı metinde özetle deniyor ki;
“Yazınızda ifade etmiş olduğunuz derslerin hiçbiri, bizim dile getirdiğimiz ‘Temel Kalite Dersini’ kapsamamaktadır…
Bilgili, bilinçli, duyarlı bir tüketici toplumu oluşturmanın ana yolu olarak gördüğümüz kalite dersinin, zorunlu ders olarak okutulması yönündeki talebimizi makamınıza tekrar arz etmek istiyoruz. Bu konuda gerekli teknik desteğin, milli kalite kuruluşu olan TSE'den alınabilecek olduğunu,
Bu hususta TSE'nin geçmişte çalışmalar yaptığını,
TSE'nin hazırlamış olduğu ve dersi okutan okullara hediye etmiş olduğu ‘Standardizasyon ve Kalite’ adlı bir ders kitabının bulunduğunu,
‘Standardizasyon ve Kalite’ adlı dersin 1990'lı yıllarda okullarda seçmeli olarak okutulduğunu, bilgilerinize arz etmek istiyoruz.
‘Standardizasyon ve Kalite” isimli eserin, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın 10.05.2001 Tarih ve 102 Sayılı kararı ile ders kitabı olarak kabul edilmiştir.”
***
Sizin anlayacağınız;
Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın haftalık ders çizelgesini cevabi yazıya ilişik yapmayı marifet bilen bakanlık bürokratları, “Biz de böyle bir ders var mıydı?” diyerek ne kurulun ne de bakanlığın geçmiş dönem faaliyetlerine dönüp bakmış!
İşte tam da burada Temel Eğitim Genel Müdürümüz Sayın Tuncay Morkoç’a seslenmek istiyorum;
Milli Eğitim Bakanlığımız, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın İlköğretim çağında temel kalite bilgilerini öğrenerek yetişmelerini,
Çocuklarımızın okullarda kalite üzerine öğrendikleriyle velilerini ve diğer aile bireylerini bilgilendirmesini,
Temel kalite bilgilendirilmesiyle birçok alanda israfın önüne geçilmesini,
Tüketici bilincinin yaygınlaşmasının sağlanmasını,
Çocuklarımızın kaliteyi öğrenmesini, kaliteyi bilmesini, kaliteyi tercih edecek, hayata kaliteli bir yaklaşım göstermesini,
Yabancı marka hastalığından kurtulmasını istemiyor mu?
Sonra;
Türkiye’nin 2053 ve 2071 hedeflerini gözeten hangi eğitimci böyle bir teklife duyarsız kalabilir ki?
***
Son olarak, talebin tekrar değerlendirilmesi arzıyla KALBİR ikinci yazısında bir konuyu daha gündeme getirmiş.
O da şöyle;
“Gerekirse Bursa'nın pilot il olarak belirlenip, bir dönem bu dersin okutularak sonuçlarının analiz edilmesi ve kararın da buna göre verilmesi.”
Yani KALBİR Yönetimi, açıktan yazamasa da şunu demek istemiş:
Dünyada ilk kalite belgesi; 1502’de Sultan II. Bayezid Han döneminde “Kanunname-i İhtisab-ı Bursa” adıyla bu şehirde yayınlandı.
Müsaade edin bu işi Bursa yapsın/Biz yapalım…
Demekle de yetinmeyip, Bursa Özel Uludağ Koleji ile imzaladıkları protokol gereği okulun 10. sınıf öğrencilerine ‘yeni nesil dersler’ kapsamında “Kalite Dersi” vermeye başlamışlar bile…
***
Dipnot:
Bursa ve Türkiye’de kalite bilincinin gelişmesi için mücadele eden Kalite Birliği Başkanı Mustafa Karaman, Kalite Birliği Onursal Başkanı Prof. Dr. Erkan Işığıçok ve Kalite Birliği İkinci Başkanı Ferudun Baykara’yı kutluyorum.
Özellikle vurguluyorum:
Temiz kalite anlayışının toplumun her kesimine ulaşması, kaliteli üretimin teşvik edilmesi, kaliteli ürünlerin tercih edilmesi, israfın azaltılması, istihdamın artması, yerli üretimin teşvik edilmesi, Türkiye menşeili ürünlerin uluslararası piyasalarda pazar bulabilmesi adına bu mücadelede yalnız bırakılmamaları gerekiyor…
İnanıyorum ki;
Böylesine önemli bir konuya Milli Eğitim Bakanımız Sayın Mahmut Özer, mutlaka duyarlılık gösterecektir
(Asuman KURT ÖGE - Yenidönem Gazetesi Genel Müdürü)